Feminist Tarihin Peşinde

Feminist Tarihin Peşinde Joan W. Scott'un son yirmi beş yıl içinde toplummsal cinsiyet, feminist tarihyazımı, farklılık ve deneyim gibi konular bağlamında tartıştığı kavramları ve kuramları içeren bazı önemli makalelerinden oluşuyor. Yazar, kuramla siyaset arasındaki gerilimli fakat üretken ilişkiyi ustalıkla irdelerken, bu ilişkinin kendi hayatındaki yansımalarını da samimi bir dille paylaşıyor. Judith Butler'ın "zekası ve tutkusuyla zamanımızın en etkileyici feminist tarihçisi" olarak tasvir ettiği Joan W. Scott, Feminist Tarihin Peşinde'de kendi deneyimiyle "kurtarılmış bir gelecek için sabit bir plan" sunmak yerine eleştirel düşüncenin özgürleştirici gücünün altını çiziyor.

Elinizdeki bu derleme kitap ilk defa Türkçe olarak yayımlanmaktadır. Yazar Joan W. Scott ve derleyenler Fahriye Dinçer, Özlem Aslan tarafından seçilen makaleler, feminist tarih alanında önemli bir boşluğu doldurmayı hedefliyor. Bu kitap, başta Kadın Araştırmaları ve Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları olmak üzere, özelde tarih disiplini ve genelde tüm sosyal bilimler alanlarında çalışmalar yürüten herkes için oldukça önemli bir kaynak eser niteliğindedir.

Edward Said'in Joan W. Scott'u "zamanımızın suya sabuna dokunan örnek kamusal aydını" olarak nitelendirmesi hiç de şaşırtıcı değil. Scott zekası ve tutkusuyla zamanımızın en etkileyici feminist tarihçisi.Toplumsal cinsiyetin tarihin herhangi bir sınıfsal analizinde nasıl bir işlev gördüğünü göstermenin yanı sıra, deneyim, tarih, iktidar, cinsellik ve sekülarizm üzerine de eleştirel bir söylemin önünü açtı. Her ne kadar bir Fransa tarihçisi olarak yetişmiş ve bu alanda kalıcı bir iz bırakmış olsa da, geniş bir yelpazede etkinlik gösteren bir kamusal aydın olan Scott'un keskin zekası ve ısrarcı radikalliği bütün disiplinler için bir hediye. Akademik çalışmalarında ve kamusal etkinliklerinde eleştirel bir feminizmin ne olabileceğini ortaya koydu. Onsuz düşünme becerisinden yoksun kalırdım.
Judith Butler

Çağımızın en önemli tarihçilerinden biri olan Joan Scott, bize toplumsal cinsiyetin anlamı ve toplumda, kültürde ve tarihsel değişimdeki rolüne dair yeni bir anlayış kazandırdı. Scott'un berrak bir dille yazdığı, suya sabuna dokunan, geniş kapsamlı makaleleri bize etkileyici tarihsel örnekler ve bu örnekleri çözümlemek için etkili yollar sunuyor. Feminist Tarihin Peşinde, Türkiyeli okurları geçmiş ve günümüz hakkinda yaratıcı ve dönüştürücü bir diyaloğa davet ediyor.
Natalie Zemon Davis

Tarihyazımında çığır açan ve toplumsal cinsiyet teorisi ile tarihsel ve güncel deneyimi derinlikle birleştirerek eleştirel düşüncenin parlak örneklerini veren Joan W. Scott'un yapıtları Türkiye'de Kadın Çalışmaları'nın gelişiminde kritik bir rol oynadı. Yazarın en önemli makalelerinden bazılarını içeren bu derlemenin Türkçe olarak yayınlanması, feminist teorik temelin sağlamlaşması ve kadın hareketinin güçlenmesi açısından son derece değerli. Dolayısıyla, ne kadar sevinsek azdır!
Fatmagül Berktay

Feminist Tarihin Peşinde, Joan Scott'ın tarihyazımında toplumsal cinsiyetin belirleyici rolü üzerine olan çalışmalarını Türkiye okuyucusuna ilk kez doğrudan sunarak kadın çalışmalarında önemli bir boşluğu dolduruyor. Kitaptaki yazılar tarihsel anlatının nasıl kurulduğu ve feminist düşüncenin siyasi olanı çözümlemedeki öncü konumuna dikkat çekerek, tam da tarihsel anlatılarımıza eleştirel yaklaşımlar geliştirmeye çalıştığımız bu dönemde ufuk açıcı düşünceler ortaya koyuyor.
Arzu Öztürkmen

Joan Scott bugün hala birçok feminizmin temelinde yatan toplumsal cinsiyet, kadınların tarihi, deneyim gibi kilit kavramları hepimize öğretmiş olan bir düşünür. Yazarın önemli makalelerini toplamış olan bu kitap, Scott'un yeni koşullar ve teoriler ışığında geliştirmiş olduğu kavramları nasıl yeniden düşündüğünü gösteriyor. Sadece kadınların tarihini değil, feministlerin kullanagelmiş olduğu kavram ve terimlerin ve feminizmin kendisinin de tarihselleştirilmesinin feminist analiz ve pratik açısından önemini bu kitapta açıkça görüyoruz.
Nükhet Sirman

Joan Scott'un tamamıyla keskin, kararlı ve özgün çalışmaları kamusal iktidarın varsayılan cinsel farklılıklarla kesiştiği noktaları anlama biçimlerimizi uzun zamandır yeniden şekillendirmektedir. İncelikli ve mahirâne yazını güvenilir olduğu iddia edilen tarihsel anlatının değişkenliğine karşı her zaman dikkatlidir. Tarih kavramının kendisi gibi toplumsal cinsiyet fikri de ebedi bir mihenk taşı değil, geçici bir temyiz mahkemesi, tarihsel ve siyasi anlatıların dokusunun ve kamusal iktidarın işleyişinin temel bir parçası halini alır. Joan Scott'un çalışmalarının da etkileyici bir açıklıkla gösterdiği gibi, bu tarihsel anlatılar, cins ve toplumsal cinsiyetlendirilmiş etnisiteye dair hayal ürünü farklılıkların fantezilerinin içine sızdırılabildiği gibi, bu anlatıların somut siyasi etkileri de mevcut siyasi baskıyı devam ettirir.
Denise Riley